SİZLERLE 10 YIL…

Gazetemizin kuruluşunun 10. yılını geride bırakıyoruz.
Anadolu’da basın olmak oldukça zor ve meşakkatli bir yolun adıdır.
Ulusal ölçekte yayın yapan gazetelerinde elbette sorunları oldukça fazladır.
Bu gün ülke ekonomisine yön veren holdingler, siyasi kuruluşlar iletişim için medya kuruluşu sahibi olmaktadır. Bunun yanı sıra bölgede söz sahibi olmak için faaliyet yürüten gizli örgütler, devletler gazete ve görsel medyada yer almakta ya da birilerini desteklemektedirler.
Bunun en önemli nedeni bu gücün kimi zaman iktidarları, kimi zaman ise toplumu kontrol eden, yönlendiren en etkili mekanizma olmasından kaynaklanmaktadır.
Dev holdinglerin bu gün basın sektöründe yer alması günümüz dünyasında bu durumun etik olup olmadığı noktasında tartıştığı bilinmekte ve tartışmaya devam edeceği de yadsınamaz bir gerçektir.
Günümüz dünyasında bu gün iletişim; oldukça hızlı ilerlemiştir. İletişim yani sosyal medya Arap baharını başlatmış, dünyanın birçok ülkesinde ayaklanmaların, isyanların başlangıcında sosyal medya olduğu tüm otoriteler tarafından kabul edilmektedir.
Ulusal ölçekte söz sahibi olan basın kuruluşları çektikleri dizi ve yarışmalarla toplumu etki altına alırken, yazılı medya ise kupon vb. hediyelerle toplumda çekim merkezi
oluşturmaktadır. Trilyonların konuşulduğu bu sektörde Anadolu basını Anadolu’ya matbaayı taşımış, gazete sayesinde nerede ise matbaanın her ilçede açılmasına vesile olmuştur.
Taşrada gazete açmak ve gazete satışı ile gelir elde etmek yeterli değildir. Devlet yıllardır uyguladığı politika ile Anadolu’da hem basını hem de matbaaların açılmasını zorlayarak ortak bir aydınlanma harekatı başlatmıştır. Demokrasinin olmazsa olmazı olan basın dünyanın her ülkesinde çeşitli yollarla desteklenmektedir.
Türkiye’de var olan BİK gibi bir sistem bulunmayabilir; ama gerçek şu ki; modern hayatın vazgeçilmezi haline gelen basın sektörüne gelişmiş ülkeler çeşitli vesileler çok ciddi anlamda katkılar sunmakta, onları destekleyerek demokrasinin gelişimine katkı sunmaktadırlar.
Fransa’da her bir üniversite öğrencisine 1 gazete hükümet tarafından ücretsiz tedarik edilmektedir. Avusturya’da 2009/52 sayılı kanunla Basın ciddi anlamda teşvik görmektedir.
Türkiye ‘de ise BİK mevzuatı çerçevesinde 1200 gazete resmi ilan yayın hakkına sahiptir. Bunların 55’i İstanbul’da,10’u İzmir’de ,15’i Ankara’da 1169’U da Anaolu’da olmak üzere yayın hayatlarını sürdürmekte istihdama ve bölgesine ciddi anlamda katkılar sunmaktadır.
Öncelikle denetim mekanizmasının en önemli ayağı ve demokrasinin gelişimine ciddi katkılarsunarak halkın aydınlanmasına matbaanın ilçelere kadar girmesine vesile olmuşlardır. Çünkü ilan almak isteyen bir gazete öncelikli olarak ilan için o ilçe sınırları içerisinde basılmalı ve matbaa orada kurulmalıdır.
Günümüzde; toplumsal hareketleri kontrol etme yönlendirme ve psikolojik olarak etki altına almak isteyen güçlerin en büyük aracı haline gelen basın sektöründe dinamik güç yerel basın olarak ortaya çıkar.
Yüzlerce televizyon kanalı arasında yerel televizyonların ciddi anlamda iş yapar hale gelmesi de bunun eseridir. Bu gün dernekler ile yerel ölçekteki çeşitli kurum ve kuruluşların bu yerel televizyonlarda kendilerini ifade etme hakkını bulabilmeleri, rekabetin başlaması ile çok sayıda sivil toplum örgütünün de oluşmasına yol açmıştır. Bu insanımızda özgüvenin artmasına rekabet ortamının oluşmasına, kendini daha ilerilere taşımasına vesile olduğu yadsınamaz bir gerçektir.
Bu gün yerel anlamda bir gazete bölgesinde kalemi kuvvetli genç yazarlara, karikatüristlere yer vererek ulusal ölçekte değerler yetiştirmiştir. Özgüvenini geliştiren nesiller toplum karşısına çıktıklarında kendilerini ifade edebilecektir. Bu da siyasi sosyal ve ekonomik anlamda bölgesine ciddi katkılar sunan, düşünen ve üreten nesillerin kendilerine sosyal alanda daha iyi yer bulmalarına vesile olacaktır.
Televizyon kanallarında boy gösteren birçok programcının, program yapımcısının yerel radyolarda çıktığı bilinen bir gerçektir. Ülkemizde birçok üniversite, tv programcısı, gazete ve iletişim bölümleri açmış buradan çok sayıda mezunlar vermektedir. Bu gün bir hevesle başlayanbu furyada bu gençlere istihdam kapısı açanda yerel gazete, radyo ve televizyonlardır.
Dünyanın basına verdiği değer demokrasisine sunduğu katkı kadardır.
Tam 10 yıldır Sinop’un il merkez,i ve ilçelerinde takip edilen bir gazete olmamızı sağlayan tüm okuyucularımıza, bize katkı sunan ya da sunmayan tüm hemşehrilerimize şükranlarımızı bildiriyor, teşekkür ediyorum…
Dün kimsenin emrine girmedik, yarın da girmeyeceğiz…
Sessiz kitlelerin sesi olduk, sesi olmaya devam edeceğiz…
Fikri olanın, siyaset yapanın, fikirlerini aktarma da kamuoyu adına kamuoyuyla buluşmasını sağladık, sağlamaya devam edeceğiz…
Sivil toplum örgütlerinin, muhtarların sesi olduk sesimizi kısamayacaklar…
Şunu hiç kimse unutmasın ki, basın bir gün mutlaka size de lazım olacaktır…
Basın ile ilgili özlü sözler;
“Basın hürriyeti kalkarsa, vicdan, eğitim, konuşma hürriyetleri de kalkar. F.D.ROOSEVELT
Gazetesiz bir hükümet idaresine, hükümetsiz bir gazete idaresini tercih ederim.
JEFFERSON
Meclis, konuşma ve basın hürriyetlerini kısan kanunlar yapamaz.
ABD ANAYASASI.
Hürriyetimiz, basın hürriyetine dayanır; basın hürriyeti de kaybolmadan kısılmaz.
A.BRİSBANE
Gazeteciler, gördüklerini, düşündüklerini, bildiklerini samimiyetle yazmalıdır, gazeteciler kanunun ve umumun menfaatlerinin aksine muamelelere şahit ve vakıf oldukları takdirde gerekli yayında bulunmalıdır.
M. KEMAL ATATÜRK