Tüm Türkiye 31 Mart yerel seçimleri sonrası Ankara ve İstanbul seçimlerine ktilenmişti. Ankara mazbatasını alırken ;İstanbul hala sayımla uğraşıyor, sözler, demeçler soruşturmalar, itirazlar devam ediyor..
Peki seçim öncesinde bırakın İstanbul’u bizim Durağan olarak rakamlarla ortaya koyduğumuz, gazetemizin manşetinde muhtarlık için geldiler dediğimiz, itiraz ettiğimiz onca seçmene rağmen fark edilmeyen, kabul edilmeyen, askıya alınmayan seçmenler İstanbul’da seçim kaybedilince neden bu kadar önemli oldu!!!?
İstanbul el değiştirdiğinde iktidar gidicidir... söylemi ile doğrudan orantılıdır.
Özellikle Büytükçekmece’de başlatılan soruşturmadaki taşıma seçmen söylemi dikkate alındığında Anadolu’da bir çok köyün köy muhtarlkılları mahale muhtarlığıda tehlikeye girer. Durağan’a muhtarlık için gelen 1600 civarındaki seçmen artışına gazete olarak dikkat çekmiş ‘Muhtarlık farkı’ diyerek başlık atmıştık.. Bizim gördüğümüzü hükümet göremedi gördüyse de önemsemedi.. Seçim kaybedilince tam usulsüzlüğe gerekçe olarak sahte seçmen devreye girdi..
Bu durum gösteriyor ki; ikametgahlarda bir düzenlemeye gitmedikçe bu gelecek yıllarda da hem muhtarlıklara hem de yerel seçimlere ciddi etkisi olacak taşıma seçmen gündemden düşmeyecektir.
Bu incelemeler başlarsa Durağan’ın bir çok köyünde de bu gün olmayan İstanbul’a geri dönen seçmen kitlesi ile karşılaşırız. Maalesef muhtarlık için başlayan tartışmalar yerinde yaşayan yerinde ikamet eden yerel dediğimiz ama taşıma oylarla değişen göçebe bir kitle oluşturmuştur. Sorun bağırarak gelmiş İstanbul’un kaybedilmesi ile Ankara’nın göbeğine oturmuş, siyasal bir kriz oluşturmuş, hukuksal bir tanıma doğru hızla evrilmek üzeredir.
Bir başka konu da İstanbul’un kaybedilmesi ile birlikte sandık başkanlarına yöneltilen suçlamalardır.
İstanbul’da özellikle belli bölgelerde sandık kurullarına yöneltilen FETÖ’cü tanımlaması gelecek seçimlerinde bir numaral kaygı konusu, memurlarda görev almama isteğini daha fazla öne çıkartacaktır. Siyasi parti temsilcilerinin yer aldığı devletin sandık başkanı atadığı, listelerin kamu personelinden oluştuğu bir ortamda sandıktan istenilen sonuç çıkmadığında muhalefetin söylemlerini iktidarda kendine yeni kalkanlar bularak en ağır suçlamayla sandık görevlilerine yönlendirirse bu durum ancak kaosu tetikler..
Düne kadar muhalefetin söylediği sözleri dikkate almayanlar bu gün sandıkta FETÖ’cü arıyor, görevlendiren birimlere yeni bir tanımlama getiriyorsa, cumhur ittifakı üyeleri MHP genel başkanı Devlet Bahçeli FETÖ’ye işaret ediyorsa bunun sorumlusu muhalefet değil bizzatihi iktidarın kendisidir.
Devlet Bahçeli ne diyor; “İstanbul’da oyların tekrar sayımını durduran, sandık hilelerine ve usulsüzlüklerine ortam açan kim varsa tüm bağlantıları, tüm ilişki ağları araştırılmalı, mutlaka sonuca bağlanmalıdır. FETÖ’yle iltisakları varsa tespit edilip gereği yapılmalıdır. Uluslararası toplumun işin içine dahil edilme çabaları, toplumsal bünyeyi kaşıma ve kutuplaştırma çalışmaları kesinlikle bir senaryonun, karanlık bir kumpasın eseridir.”
Vatandaşın tercihi noktasında FETÖ arayanlar, kendi yapılarını incelemelidir. Görünen o ki yeni operasyonlar kapıdadır.Türkiye de MHP güçlenmiş, cumhur ittifakı istenilen oyda patlama yapmıştır. kaybettikleri ise Muhtarlık seçimleri nedeniyle hesaplayamadıkları Anadolu’ya taşınan Beşyüzbinin üzerindeki oydur. Anadolu’ya kırsala giden oylar İstanbul’u kaybettirmiş, beklenmedik yenilgi cumhur ittifakının dengesini bozmuştur. İstanbul merkezdir, Türkiyenin ekonomik kalbi, Anadolu insanında direkt etkilendiğiği etkileşimde bulunduğu Anadolu’da her noktaya ulaşan ulaşım merkezidir. Ankara yatırım planlar, İstanbul ise insana dokunan ve kalbe giden yoldur...
Bu seçimde İYİ parti zor bir sürece girmiştir. Seçime MHP’yi güçlendirme planı ile giren AKP başarılı olmuş, İYİ Parti’ye yara aldırmıştır.. MHP bu seçime 10 il 1 Büyükşehir olmak üzere 89 ilçe kazanırken İYİ parti ise 18 ilçede kalarak sağın alternatif partisi olma özelliğini kaybettirme çabası iktidar cephesi açısından kısmende olsa başarılı olmuştur. 4.5 yıl iktidarda kalacak olan AKP’de umut, MHP’de ise yeni bir başlangıcı tetikleyecektir. Dağılması beklenen MHP aldığı belediyeler ve oy oranı ile toparlanma sürecine sokularak giden oylar geri getirilecektir. Bu süreç sürdürülürken FETÖ mücadelesi de hız kazanacak, devlet yapılanmasında siyasi yapılanmada, finans kaynaklarında önümüzdeki günlerde tekrar ciddi operasyonlar başlatılacaktır. Cemaat yapılanmaları ile aktif mücadeleye girilerek 4.5 yıllık süreçte tek otorite iktidar olacaktır. MHP destekli, kararname yetkili, TBMM etkili AKP ve cumhurbaşkanı ile seçimsiz 4.5 yıla giriyoruz. Mevcut iktidarın zayıf halkası olan MHP 31 Mart’la güçlendirilmiş istediğini elde etmiştir. Tek kaybedilen İstanbul içinse bir formül arayışı halen sürmektedir. Ama görünen o ki; formül de MHP imzası olacağı kesindir. Göze alamadıkları AB baskısı dünyadan tecrit edilme korkusu ve sonrasında yaşanması muhtemel ekonomk krizdir. Bunu aşacaklarına inandıkları anda İstanbul için düğmeye basılacak algısı bende hızla büyümektedir. Eee mübarek İngiliz anahtarı olan FETÖ sandığa girdi sandıktan çıktı MHP güç kazandı ise oyunu oynayan sonunu da bilir vesselam...
Oyun Millet ittifakına oynandı, MHP hem tabanından, hem AKP’den aldı, güç Cumhurun oldu, seçmen Anadolu’ya geldi, İstanbul Milletin oldu... Şimdilik puzzle bozan İstanbul anahtar ise bana göre inanın Bahçeli olacak... Devlet aklı bu olsa gerek!!!???
