Doğu Türkistan Türk milletinin hassas olduğu bir o kadarda yürekleri yaralayan dünyanın gözü önünde sürdürülen bir asimilasyonun zulmün sürdüğü adrestir.
Türkiye Avrasya’ya yüzünü döndüğü bir ortamda Avrasya propjesinde ortaklarımız olmaya namzet Rusya Çin ve İran üçgeninde Türk’e zulmedenlere sessiz kalmak, politikasız kalmak Türk devletine, Türkiye Cumhuriyeti’ne yakışmıyor. Bu ülke de Çin büyükelçiliğinin dışişlerine çağrılıp yüreğimizi yakan bu hassas konu da neler olup bittiğini öğrenmek ya da protesto etmek gibi bir alışkanlığımız olmuyor. Belki haberler kasıtlı belki de Türkiye’nin Avrasya’ya yüzüne dönmesi nedeni ile gerçekleştirilen kirli bir propaganda olabilir ama sessizlik, duyarsızlık inanın yüreklerimizi dağlıyor. Doğu Türkistan’da neler olup bittiğini öğrenmek gerekli girişmlerde bulunmak, BM’de çağrı yapmak gerekirse gözlemci heyeti göndermek için bir çaba sarf edilmemesi Türk’ten Türk milletinden ata ocağımız Doğu Türkistan’dan Avrasya uğruna vaz mı geçildi? sorusunu akla getiriyor.
Her gün medya da Doğu Türkistan’la ilgili yazılar yazılıp çizilirken dizilere konu edinirken Türkiye Cuımhuriyeti yöneticilerinin Doğu Türkistan’da olup bitenle Suriye kadar, Libya kadar Afrika ülkesi Cibuti’ye yapılan baraj kadar ilgisiz kalınıyormuş izlenimi vermesi doğru bir davranış değildir. Elbette Türkiye yardıma muhtaçlara insanlık adına yapılması gereken hamleleri her noktada yerine getirecektir. Fakat soydaşına, dindaşına adı Türk olan Türkmen’e Türkistan’lıya da vefalı olacak onun haklarını menfaatlerini en üst düzeyde korumak adına girişimler yapmaktan geri kalmayacaktır. Bir zamanlar umuttuk, abi idik şimdi el olmanın zamanı değil. Biz düştüğümüz yerden kalkacaksak kimliğimizle, benliğimizle, Türklüğümüzle kalkacağız.
Temmuz ayında 22 ülke BM’de Çin’ kınayan bir mektup yayınladı. Bu mektupta Türkiye yoktu. O mektupta şu ifadeler yer aldı;
“Çin’i, yasalara uymaya, uluslararası yükümlülüklerini yerine getirmeye, Sincan (Doğu Türkistan) ve Çin genelinde din ve inanç özgürlükleri de dahil olmak üzere insan haklarına ve temel özgürlüklere saygı göstermeye çağırıyoruz.
Çin’i, Sincan’da (Doğu Türkistan) Uygur Türkleri ve diğer Müslüman topluluklara mensup azınlıkları keyfi gözaltılardan, serbest dolaşım haklarını ellerinden almaktan uzak durmaya davet ediyoruz”
Peki hangi ülkeler; Avustralya, Yeni Zelanda, Kanada, Japonya, İngiltere, Fransa, Almanya, İsveç,Letonya, Litvanya, Estonya, Danimarka, Norveç, Kuzey İrlanda, Hollanda, İzlanda,Lüksemburg, İspanya, Avusturya, İrlanda, Belçika İsviçre. Bu liste de neden Türkiye yok?
Oysa bu zemini hazırlaması gereken, BM’de aktif rol alması gereken Türkiye; Uygur Türklerine yapılanları dünya kamuoyuna duyurmalı aktif rol almalıydı.. Aralık ayına girdiğimizde bazı yayın organları ve FOX tvnin 8 Aralık’ta yayınlanan dizisi SAVAŞÇI’nın dikkat çektiği Doğu Türkistan zulmü sosyal medyanın da gündemi ve paylaşımı oldu...
Velhasıl Doğu Türkistan yanarken, Uygur Türk’ü can çekişirken Avrasya politikası güdenler; lütfen ortaklarınıza; soydaşlarımızı ,dindaşlarımızı da hatırlatın. Suriyeli insanlık meselemiz olabilir ama asıl sorunumuz kimliğimizle, dilimizle, vatanımızla, bayrağımızla geçmişimizle sorunu olanlardır. Onlar temizlenmeden onlarla mücadele etmeden gelecek kurulmaz... VARLIĞINI TÜRK VARLIĞINA ARMAĞAN EDENLERE, NE MUTLU TÜRK’ÜM DİYEBİLENLERE SELAM OLSUN, DOĞU TÜRKİSTAN ÖZGÜR OLSUN...