Yerel seçimlere az bir zaman kaldı. Algı operasyonları yine başladı. AKP medyası her seçim olduğu gibi bu seçimde de HDP üzerinden aynı kurgularla startını verdi. Saray şubesi olduğunu artık kendi ağızlarıyla da ifade eden MHP’nin Balgat sözcüleri sarayın yanında yer almayan liderlere ve o liderlerin partilerine 24 Haziran öncesi gibi yine aynı algılarla, aynı iftiralarla, aynı tezgah ve söylemlerle halkı aldatmanın, kandırmanın ve ekonomideki kötüye gidişatın yapay gündemlerle göz önünden düşürülmesini sağlamaya çalıştıklarının telaşı içinde oldukları apaçık ortadadır. 24 Haziran ve daha öncesi seçimlerde söylenenlerin tam aksine giden ülkenin, büyük bir çıkmaza sürüklendiğini 24 Haziran ve öncesinde de ifade etmiştik.
Hatırlarsanız, geçen yıl bugünlerde 24 Haziran’da yapılan seçim konuşuluyordu. Seçimlerin üzerinden yaklaşık 7 ay gibi bir süre geçti. Değişen, iyiye giden hiç bir şeyin olmadığı gibi, iyileşme yolunda da hiç bir adımın atılamaması, şirketlerin, firmaların iflas etmesi, fabrikaların işçi çıkarıp üretim yapamaması, çiftçinin, esnafın, sanayicinin perişan halde olması gibi olumsuzluklar gelen başkanlık sistemiyle birlikte kat kat arttı. Tek adam rejiminin hayat pahalılığından öte bir şey olmadığını gösterdi. Geçtiğimiz yıl Bahçeli’ye açıklattırılan ve öne alınan erken seçim havasıyla başlayan balon söylemler, süslü püslü vaatler, sloganlar ve devlet olanakları eşliğinde seçimlere gidilmişti. Hatta kısa sürede kurulan ve seçimlere girmesi engellenmek istenen İYİ PARTİ ve onun lideri Meral Akşener’e atılan iftiralar, CHP’nin Cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce’ye, Saadet’in lideri Karamollaoğlu’na yapıştırılan ithamlar, algı kampanyaları seçim süresince hep devam etti. Seçimlere az bir zaman kala ise, “İYİ PARTİ, CHP ve SAADET’in saraya karşı duruşunu “HDP ile iş birliği içindeler” şeklinde bir algı ve iftira kampanyasına dönüştürülerek ekranlarda, meydanlarda halkın aldatılıp yanlış yönlendirilmesiyle devam etti. Aynı senaryo yerel seçimlere yaklaştıkça yine pişirip pişirip halkın önüne konuluyor.
“Başkanlık gelirse uçacağız!” diyenler şimdi de, “Yerel seçimleri kazanırsak şaha kalkarız!” demeye devam ediyorlar.
****
Cennetten tapu dağıtıyorlar!Milli Eğitim Bakanlığı yaptı..
Milli Savunma Bakanlığı yaptı.
Siyasete partisinin milletvekili olarak devam ediyor. Kimden mi söz ediyorum? AKP milletvekili İsmet Yılmaz’dan.
Sivas’ta partisinin programında AKP’li Belediye Başkan adayı için oy isterken seçmene cennet vaat etti. Kendi adaylarına oy verilmesi halinde, oy veren seçmene, “Kıyamet günü beraat belgesi” verileceğini zırvaladı. Dini alabildiğince kullanan bu tip kişilerin nasıl bir sapkınlık içerisinde olduklarını anlatmak için uzun uzadıya yazmaya gerek yok. Aleni şirk koşmaktan utanmıyorlar artık. Her şeyi, her kutsalı kendilerine kullanmakta bir beis görmüyorlar. Hatırlarsanız bir milletvekili çıktı; “Erdoğan’a dokunmak ibadettir” dedi. Başka birisi çıktı; “Onun dediklerini yapmak sünnettir!” diye saçmaladı. Kimi; “Ümmetin lideri! o’dur” dedi. Kimi; “Onun g.tünün kılıyık” dedi. Kimi; “Onun için salâvat getiriyoruz” dedi. Kimi; “O Allah’ın vasıflarını taşıyor” dedi. Kimi ise; “Rize kutsal topraklar” diyerek adeta peygamber ilan etti. Kıyamet günü hesap günüdür. Oy uğruna “Kıyamet günü beraat belgesi verilecek” diyenler, o gün yaptıklarının, söylediklerinin, yediklerinin hesabını tek tek vereceklerdir. İşte o gün hesap günüdür. İşte o gün büyük gün!..
****
Yeni bir din icat ettiler!Yeni bir din icat ettiler farkındaysanız. Giyimleri, konuşmaları, hâl ve hareketleri hiç bir şeyleri İslamı temsil etmiyor. Aksine İslam’ın lanetlediği bir grup, bir zümre. Dini kullanan bu zümrenin yaşamlarını, “İslam acaba böyle midir?” diye sakın sorgulayıpta inanmayın. Bunların dini İslami değil. Din kılıfının altında yeni bir din icat ettiler. Bu kılıfla ülke işgal ediliyor. Adı İslam değil bu dinin. Bu gerçeği bilenleri, görenleri susturuyorlar. Maddi ve manevi davalar açıyorlar. Bugünler elbette gelir geçer ama bunları seyredenleri, ileride kıvıracak olanları tarih asla ama asla affetmeyecektir. Devleti bu yolla kaza çevirdiler. Kurumların itibarı kalmadı. İslam tertemiz bir dindir. Kirleyenler, onu kullananlar, onun üzerinden geçinenler yaşamlarına İslam diyemezler..
AYKIRI KALEM
