Yerel seçimler yaklaştıkça takvimler netleştikçe aday adayları da meydanda nboy göstermeye başladı. Tabii ki partilerin güçlü olduğu bölgelerde aday sayıları da ona göre şekilleniyor. Özellikle iktidar partisi AKP’nin her noktada aday sayısında artış dikkat çekerken ilçemizde bu sayının en az 10 olması bekleniyor. Şimdilik Boyabat’ta Şefik Çakıcı’nın karşısına AKP’den bir aday ismi zikredilmezken Durağan’daki aday sayısındaki artış dikkat çekiyor.
Bu dönem özellikle ekonomik kriz AKP açısından nasoıl bir sonuç verecek bilinmezken sahil kesiminde CHP eski belediyelerine yeni belediyeler katmak için ciddi bir arayış sergiliyor. Dikmen Belediyesi’nin başarılı çalışmaları, TOKİ ve geniş parklar, göçü durdurmak için yaptığı çalışmalar, kurduğu ilişkiler Beylikdüzü Belediyesi’n eyaptırdığı Belediye binası, mesire alanları halkta yeni bir heyecan ve umut yaratmış. Özellikle ,iktidar partisi Gerze’de, Erfelek ve Di,kmen’de genel seçimlerde aldığı oy oranı ile yerel seçimlerde aldığı sonuçları karşılaştırdıpğında bu üç ilçe kendisi açısında oldukça yaralayıcı teşkilarları açısındanda sıkıntıldır. Genel seçimde açık ara fark atan AKP yerelde bu ilçeleri kaybetmekte ezilmektedir. Bu ilçelerde yaşayan halk akıllı seçimlerle geleceğe imza atmaktadir. İKtidar partisi kazanmak için hewr türlü yatırımı8 seferber ederken köyünü kenti,ni ihya ederken, kazandığı belediyeyi kaybetmek istemeyen CHP’li belediyede iktidar karşısında ancak hjalkla kurduğu diyalog ve sağladığı aklıcı hişzmetlerle seçimi garantilemektedir. Dikmen, Gerze ve Erfelek’te hem iktidar hem yerel anlamda belediyenin çalışmaları o bölgeyi 2 kez kazandıran olgunun bizzatihi kendisidir.
İktidar partisi farkı kapatmak belediyeyi kazanmak için köy kent yatırım yaparken, CHP’li belediyede kaybetmemek için çalışmalarını yoğunlaştırmaktadır. Tek kazanan yöre halkıdır. Kazanmak için, kaybetmemek için verilen mücadelenin tek kazananı ilçe halkıdır.
Diğer yandan AKP Ayancık’ta uzun müddet kazanamadığı seçimi CHP ve DSP bölünmesi sonrası kazanmış ve bir daha kaybetmemek için yoğun bir yatırım planlaması yapmış, Ayacık ilçesinin çehresini değiştirmiştir. Ama bu seçim oldukça zordur ve çetin mücadele Ayancık’ta CHP ile AKP arasında geçecektir. Kıl payı ile alınacak bir seçim yarışına sahne olacaktır Ayancık...
Diğer yandan Boyabat AKP’nin kalesi olarak bilinmekte olması nedeni ile yatırım muslukları sonuna kadar açılmakta Sinop ile yarış edilerek il’e Boyabat algısı ile psikolojik baskı yapılmakta yatırımlar iktidar olduğu ,için Boyabat’a akıyor izlenimi verilmektedir. Bunu yaparak Sinop seçmenine ‘seçin kurtulun’ tarzıbir düşünce oluşturma gayreti bu güne kadar Sinop’ta rağbet görmediği görülmektedir.
Oysa Durağan onlar için sürekli aynı yere oy veren değiştirmeyen değiştirmeyi düşünmeyen bir ilçe konumundadır. Durağan’da adayın hiç bir öneminmin olmaduığı düşünülmekte oyların AKP genel başkanı cumhurbaşkanı Erdoğan nezdinde verildiği iyi analiz edilerek Durağan öğretilmiş çaresizliğe mahkum edilmektedir. Durağan sadece kısır döngülerin, inatların o gitsin bu gelsinlerin onun hakkından bu gelir sözlerinin esiridir.
O nedenle kısır döngüye mahkum olmuş aday profilinin sadece partiye endeksli olduğu adayların kendine bile güven duymakta zorlandığı, seçmeninde kazanamaz olgusuna yenildiği, kendini güçlüden yana tavır almak zorunda hissettiği tek ilçedir.Aday profilleri ortaya çıktıkça insanımızın özellikle iktidar kanadından gelen ‘iyidir hoştur ama kazanamaz’ olgusunu işlediği projelerin değil çenelerin konuştuğu, insanımızında umutsuzluğa kapıldığı bu süreçte seçtiklerimiz birilerinin hakkından değil ama seçenin hakkından gelmekte, ilçenin geleceğinden çalmaktadır.2009 yılında Gerze nufüsü düşmekte göç hızlıdır. Aynı dönemlerde Gerzenin nüfusu 11 bin iken bu gün 15 binlere dayanmış nüfus oranı hızla artmıştır. Oysa Durağan her yıl yaklaşık 1000 göç verirken Sinop’un yüzölçümü bakımından en büyük ilçesi, bir zamanlar nüfus bakımından 2. büyük ilçesi olan Durağan yüzölçümünden birşey kaybetmemiş ama nüfusta adeta erimiştir. Bu gün sıralamada 5. ciliğe gelmiş yarış kulvarında Saraydüzü, Dikmen gibi yeni ilçe olmuş yerler kalmıştır.Neden?
Sadece bir inat bir hırs! Değişme ve değiştirmeyi bilmeden aynı şeyleri deneyerek farklı sonuçlar elde etmeye çalışmasından kaynaklıdır.
Oysa bilimsellik şunu gerektirir; yanlışta olsa değiştirmek fikir sahibi olmak denemek, deneme ve yanılma yöntemi ile doğruya adım atmanın 1. şartı olduğunu bilmemesidir. Hayatımızda bir markete girdiğimizde ya da manava gittiğimizde değiştirdiğimiz, denediğimiz , araştırdığımız ve sonuçlarına katlandığımız cebimizi yaksa da iyiden vazgeçmediğimiz gibi deneyerek doğruyu bulmak zorunda olduğumuz gerçeğini kabullendiğimiz gün her şey daha iyi olacak siyasi partilerde kendilerine çeki düzen vereceklerdir. Yerelde seçilenlerin ülke idaresinde kanun çıkarttıkları, insanların yaşam şekilleri ile ya da hayat felsefeleri ile ilgili yaptırımları yoktur. Yerel yöneticiler iktidarların çıkardığı kanunlar çerçevesinde yöresine, kendi bilgi ve birikimleri ile hizmet eden yerel yöneticilerdir. O nedenle ortaya çıkan adayları partisine ya da kazanıp kazanmadığına göre değil!!! Aklınıza, geleceğiniz olan çocukları düşünerek oy verin..
Kime oy verirseniz verin ama sadece inanrak ve güvenerek oy verin.. Liderler gelip Durağan’ı yönetmeyecekler.. Ya da partiler Durağan’da sizi temsil etmeyecekler.. Sizi temsil edecek olan kimliğinizi koruyup ilçenin adını gittiği yere götürecek olan makam Belediye başkanının bizzatihi şahsiyetidir. O halde inanıyorsanız inandığınıza oy verin. İnanmıyorsanız kazanıp kazanmamasına değil o sorumlulukta yer almamak için inandığınızla sandıkta bir olun...Unutmayın kazanan her zaman sandıktan çıkan değildir. Kazanan; umutla ve gururla buna ben oy verdim, inandım diyebilmek ya da bunda benim sorumluluğum yok diyebilmektir.