Kırgınlıkların bittiği dostlukların pekiştiği Ramazan Bayramına sayılı günler kaldı..
Aynı anda bir seçim süreci ki, yerel olmasına yerel ama genele şamil bir seçim atmosferi ile de karşı karşıyayız.
Nefesler tutuldu, ülke 23 Haziran daki İstanbul seçimlerine kitlendi.
Ramazan ayının hoşgörüsünün, siyasilere uğramadığı bir Ramazan ayını geride bırakıyoruz..
En azından gönül ister ki; projelerin öne çıktığı dilin sertleşmeden demokratik bir yarışını yaşandığı adil bir seçim olsun..
Oysa görünen o ki iftiranın, yalanın çok sık dillendirildiği sosyal medya trollerinin işbaşında olduğu bir seçime sayılı günler kaldı.
Aynı zarf,aynı sandık ve aynı sandık kurulu başkanı ve tüm siyasi parti temsilcilerinin yer aldığı sandık kurulu üyeleri ile girilen bir seçimde seçmenin iradesi ile muhtar, belediye meclis üyesi, belediye başkanı ve büyükşehir belediye başkanı zarftan çıkarken büyükşehirin kabul görmediği bir seçimi dünya literatürüne kazandıran bir ülke olmanın haklı gururunu yaşıyoruz!!!!???
23 Haziran vicdan ile adaletin, devlet ile hukukun sınavdan geçtiği bir gün olacaktır!
Ramazan Bayramına böyle bir atmosferde giriyoruz.
Bölgemiz ateş çemberi, İran- ABD gerilimi avrupa sınırına yığılan ABD askeri, ortadoğuya gönderilen ABD çıkarması sadece İran için değil bölgede kurulan dengelerin, sınırların çizildiği bir döneme girdiğimizin habercisidir. Arap baharı ile başlayan Libya, Tunus, Cezayir ve Suriye ile devam eden süreç İran’a mı yoksa Türkiye’ ye mi vuracak? bunu da bu süreç gösterecektir.
Böyle bir atmosferde askerlik kısalıyor, askerlik Türk geleneğinin 5000 yıllık geçmişinden gelen yapısından uzaklaşarak yeni bir yapıyla Ramazan bayramına giriyoruz.
Ekonomi rahat(!?) insanlar fileleri doldurarak(!?) evine gidiyor. Yandaş medya gazeteleri emekliye verilen ama eline geçmeyen ikramiyelerle, düzenlemelerle avutmaya devam ediyor..
Esnaf devlete ödemek zorunda olduğu Bağ-kur, sigorta primi ve borçlardan vazgeçmiş çarkı döndürmek için elden aldıklarını ödemeye, toptancısına para yetiştirmeye büyük bir çaba gösteriyor. Kısacası esnaf kendini ve geleceğini unutmuş, evine girecek ekmeğin, okuyan çocuğuna gidecek paranın, muhtaç olmamanın derdine düşmüştür..
Üretici olan çiftçiyi sorarsanız! onlar rahat yaşamın üretmemenin keyfini sürüyor(!?)... Nasıl olsa devlet Afrikadan, Bulgaristan ve diğer ülkelerden gıda saman ve et ithalatı ile sorunu çözmüş çiftçi de üretip de devlete yük olmamak, ürettiği ürünün çöp olmaması adına üretmeyerek devlete yardımcı oluyor???!!!!
İktidar neredeyse her mahalleye üniversite açıyor, İŞKUR evdekini sigortalı iş sahibi yapıyor ,işyerleri işçi bolluğundan ödeme kolaylığından dolayı bazen işyerini açıyor, bazen de açmayarak keyif çatıyor(!!!???) Bu sıralar esnaf dükkan önünde keyiften tavlaya zar atıyor, çekyatta keyif sürüyor.. Sokakta gezen 3-5 esnaf görüyorsanız onlarda fazla kazandıkları paranın fitresini, sadakasını vermek için fakir fukara var mı diyerek eş dosta sormak adına dükkan dükkan geziyor(!!??)
Özellikle inşaat sektörümüz oldukça hareketli günler yaşıyor. Parasını verip ev alanlar başlayan inşaatların kapısında müteeahide kolaylık olsun diyerek “sıkma canını abi bizim zaten villa var orda yaşarız keyfin ne zaman isterse o zaman bitir!” diyerek teselli de bulunuyor(???!!!!)
Bayram geldi size de bir teselli ikramiyesi verirlerse şaşırmayın! Bayramınız mübarek, cebiniz para dolsun. Hızır uğrarsa söyleyin, “bizde bir hükümet var hızıra ihtiyaç duymuyoruz, gelene fondan giden fondan, esnafa bankadan, emekliye keseden, işsize İŞKUR’dan, gençlere üniversiteden umut dağıtıyor” demeyi unutmayın.. Gelecek nesillere ise boşverin nasıl olsa velisi düşünmüyor, delisi görmüyor(!) onlar dünde borçla doğuyordu, bu gün lale devri sürenlerin borcunu kapatmakta onların görevi olacak.!!!..
Siz düşünmeyin sizin adınıza düşünenler var!!! Siz bu günün bayramını yaşayın! Cumhuriyeti kuranlar bayram yapacak bir devlet bırakmışta biz yarınlara huzurlu bayramlar bırakacak mıyız? Onu düşünüp ona göre hoşgörülü olalım! ötekileştirmeyelim, gruplaşmayalım. Demokrasi sınavımızdan başarı ile çıkalım... Kırmayalım, dökmeyelim, üzmeyelim ‘Gelin tanış olalım, İşi kolay kılalım, sevelim, sevilelim’ diyen Yunus Emre gibi bayram tadında bir bayram yaşayalım!!!!
saygılarımla
