YAPRAK DÖKÜMÜDÜR EYLÜL!

Eylül özel bir aydır.. Acıları, hüzünleri içinde barındıran.. İçimizdeki yaprakları koparan aydır Eylül. Son dönemin tarihine baktığımızda bu memleketin evlatlarını işkencelere maruz bırakan aylardandır Eylül. Hep bir acı, hep bir gözyaşı, hepte nice sevdaları bizden alıp götüren aydır Eylül. Maziden kalan acı bir hatıradır bizlere. Zindanlarda arif olanları, tren vagonlarına kadar ilim, irfan yolunda olan Süleyman efendileri, 17 yaşında Erdal olanları, Derya olanları, Muhsin olanları, Mustafa olanları bizden alıp götüren aydır Eylül. Aslında suç bu güzel mevsimin değildi. Şehit Muhsin Yazıcıoğlu o günleri anlatıyor: “5.5 yıl hücrede kaldım. Günlerce gözümüz açılmadan cereyana verilip işkence gördük. Sonunda bize dediler ki, “Sizin hiç suçunuz yok çıkın”.. Ne kaderime küstüm, ne de devletime küstüm. Çünkü inanmak, iman etmek varsa bir şeye; bedel neyse ona da katlanılır.” Yine bir Eylül ayıydı. Tam iki sene önce bugün Cumhurbaşkanı’na hakaret kapsamında bir sabah evimde çelik kelepçeler takılarak suçsuz yere gözaltına alınmış, hücrede geçen bir kaç saat sonunda tutuklanmak üzere mahkemeye sevk edilmiş, gün boyu saatlerce ifade vermiştim. Aynı gece de serbest kalmıştım. Maksatları gözdağı vermekti. O günler asla unutulmaz. Geri adım atmadan, yazıp söylediğimizi inkar etmeden, kimseye eğilip bükülmeden ilk günkü gibi 16 yıldır hiç yılmadan devam. NEREDEN NEREYE!. Yıl 2001... Ecevit’li üçlü koalisyon hükümeti.. 50 TL’ye 80 litre benzin alınıyordu. Yıl 2018.. 16 yıldır tek adam tek başına iktidar. 50 TL’ye 8 litre benzin alınıyor. Yıl 2001.. Ecevit’li üçlü koalisyon hükümeti.. 125 yabancı ülkeye tarımdan ürettiğimizi satıyorduk. Doğal, topraktan, sağlıklı.. Yıl 2018.. 16 yıldır tek adam tek başına iktidar. 125 ülkeden tarım ürününü satın alıyoruz. Zehirli, hastalıklı, GDO’lu.. Başkanlık sistemine gelene kadar 16 yıldır suçu hep “CEHAPE” diyerek sağa sola attılar. 24 Haziran’da başkanlık sistemi gelince bahaneleri kalmadı. Şimdi suçlu bulundu; Dıjjj dijj gujjler!.. Her şeyin başı eğitimdir! Bir ülkede polis sayısı artıyorsa, adaletsizlik artıyor demektir. Bir ülkede cezaevi sayısı artıyorsa, suçlu artıyor demektir. Bir ülkede hastane sayısı artıyorsa, hasta sayısı artıyor demektir. Bir ülkede hırsızlık artıyorsa, o ülkede haram yiyen çok demektir. Bir ülkede tecavüz, tecavüzcü artıyorsa, o ülkede dindarlık değil, dincilik var demektir. Bir ülkede rant, makam düşkünlüğü artıyorsa, o ülkede müslümanlık yok demektir. Bir ülkede milliyetçi söylem yasaklanıyorsa, o ülkede vatan haini çok demektir. Bir ülkede kütüphane sayısı azsa, o ülkede eğitim yok demektir. Bir ülkede eğitim sistemi sürekli değişiyorsa, o ülkede sağlam fikirler yıkılıyor demektir. Bir ülkede bunlar varsa diğerleri de faso, fiso demektir. Bu vesileyle, 2018 - 2019 Eğitim ve Öğretim yılının tüm öğretmen ve öğrencilerimize hayırlı olmasını temenni ediyor, Allah’tan zihin açıklığı diliyorum.Ali Osman ÖNDER