GÜNDEMHaber Girişi : 20 Ağustos 2025 16:00

Durağan’ın Güncel Sorunları Masaya Yatırıldı: Mustafa Eker Barış FM’de Konuştu

Durağan’ın Güncel Sorunları Masaya Yatırıldı: Mustafa Eker Barış FM’de Konuştu

Durağan, Sinop’un tarihi ve köklü ilçelerinden biri olmasına rağmen, son yıllarda ekonomik, sosyal ve hukuki sorunlarla boğuşuyor. İlçede siyaset yapan, gazetecilikle aktif rol üstlenen ve gazetemizin imtiyaz sahibi Mustafa Eker, Barış FM'de Barbaros'la güne bakış programının konuğu oldu. Söyleşide, ilçenin kronikleşmiş meselelerini tüm ayrıntılarıyla gözler önüne serdi. Eker, Durağan’ın geçmişten bugüne yaşadığı sorunları ve çözüm yollarını anlatırken, Araba Bank olayından sanayi sitesi eksikliğine,, Toprak Su kooperatifinin sorunlarına  göçten kamu kurumlarının taşınmasına kadar pek çok konuyu detaylı şekilde ele aldı.

Araba Bank Olayı ve Kaybolan Paralar
Röportajın başında Eker'e sorulan Araba Bank olayı ile ilgili gelen soruya daha fazla bu konuyu konuşmak istemediğini belirterek başladı. “Çok büyük bir para vardı ve bu para ortada yok. Üç yüz, dört yüz kişiden toplanan meblağ ne yazık ki kayboldu. Bankada değil, gayrimenkulde değil. Araba da yok. İnsanlar yatırımlarının nerede olduğunu soruyor ama cevap bulamıyor” dedi. O dönemde sosyal medyada reklamlar dönmeye başlamışken Eker, Sanayi ve Ticaret Bakanlığı’na yazdığı uyarı mektubunu hatırlattı: “Henüz hiçbir sorun ortaya çıkmamışken uyardık, ‘Vatandaş mağdur olacak’ dedik. Ama cevap bile gelmedi. Bu bir gazetecilik ve vatandaşlık sorumluluğuydu; Durağan’da ilk kez böyle bir öngörüyü kamuoyuna ilettik.”

Eker, mağduriyetin hâlâ devam ettiğini de belirtti: “Bir vatandaş tüm birikimini yatırmış, evini ipotek etmiş. Mahkeme yıllardır sürüyor, henüz sonuç yok. Hukuk sürecinin yavaşlığı, vatandaşın devlete olan güvenini sarsıyor. İnsanlar sadece paralarını değil, güvenlerini de kaybetti.”

Hukuk Sürecindeki Aksaklıklar
Eker, Türkiye’deki hukuki süreçlerin uzunluğu ve adaletsizliklerine de dikkat çekti. “Yıllardır mahkeme bitmiyor. Bakırköy’de ceza verildi, ama Boyabat’ta devam eden davalar var. Devletin yasalarını arkadan dolanarak vatandaşları mağdur eden yapılar, aslında devleti de dolandırıyor. Uluslararası hukukta masumiyet karinesi vardır; önce deliller toplanır, mahkeme suçlu bulursa ceza verilir. Ama Türkiye’de önce tutuklanıyoruz, sonra suçlar araştırılıyor. Bu durum, vatandaşın güvenini sarsıyor ve hukukun etkinliğine gölge düşürüyor” dedi.

Eker, örneklerle konuşmasını destekledi: “Ümit Özdağ vakası; 140 gün içeride tutuldu, sonra serbest bırakıldı. O zaman vatandaşın içerde tutulması hangi mantığa dayanıyordu? Beylikdüzü Belediye Başkanı Murat Çalık, iki defa kanser atlatmış, cezaevinde ağır sağlık sorunları yaşamış bir isim; Adli Tıp ‘kalabilir’ raporu verdi. Bu hukuksuzluk, sadece bireyi değil, toplumu da derinden etkiliyor.”

Sanayi Sitesi ve Ekonomik Çöküş
    Durağan’ın ekonomik çöküşü, yıllardır yapılamayan sanayi sitesinden kaynaklanıyor. Eker, “Durağan, Sinop’un ikinci büyük ilçesiyken şimdi gerilere düştü. 1980’lerden kalma bir sanayi sitesi kooperatifi var ama yanlış yönlendirmeler ve ilgisizlik yüzünden vatandaş güvenini kaybetti. Para ödeyen oldu, mağdur olan oldu. Ancak belediye ve kooperatif yönetimi çalışmalara başladı. Sanayi sitesi öyle ya da böyle yapılacak” dedi.

Ekonomik sorunların boyutunu somut örneklerle aktardı: “Bir esnaf, dükkanını açtı ama altyapı sorunları ve elektrik kesintileri yüzünden işler durdu. Memur ve müdürler ilçede oturmuyor; kazandıkları parayı başka şehirlerde harcıyor. Su sorunu ciddi, içme suyundaki kireç oranı yüksek; çamaşır makineleri ve şofbenler zarar görüyor. Belediyenin çözüm için çalıştığı söyleniyor ama hâlâ net bir sonuç yok. Bu, sadece ekonomi değil; insanların günlük yaşamını doğrudan etkileyen bir sorun.”

Göç ve Nüfus Kaybı
Durağan’da nüfus kaybı ciddi boyutlara ulaşmış durumda. Eker, “Eskiden 25 bin civarındaydı, şimdi 15–17 bin. Yılda ortalama bin kişi göç ediyor. İnsanlar iş ve eğitim imkânı olmadığı için ilçeyi terk ediyor. Sadece fabrika açmak çözüm değil; halkın sosyolojik ve ekonomik ihtiyaçlarını anlamak gerekiyor. Örneğin gençler eğitim için Samsun veya İstanbul’a gidiyor, geri dönmüyor. Bu durum esnafı ve hizmet sektörünü doğrudan etkiliyor” dedi.

    Eker, göçün sosyolojik etkilerine de dikkat çekti: “Gençler ilçeyi terk edince sosyal yaşam duruyor, kadınlar ve gençler alışverişe çıkamıyor, sokaklar boşalıyor. Bu, esnafın işlerini doğrudan etkiliyor. Durağan’ın kalkınması için nüfusun ilçede kalması şart.”

Yerel Basın ve Eker’in Katkısı
    Eker, yerel basının yaşadığı sıkıntılara değinirken kendi katkısını da anlattı: “Sinop’ta renkli baskıyla başlayan gazete, Durağan’da kayınpederim Muhsin Erdem’in desteğiyle devam etti. Önce ‘Bizim Durağan’, sonra ‘Sinop Şehir Gazetesi’ adıyla daha geniş bir kitleye hitap ettik. İlan gelirleri azaldı, devlet politikaları yerel basını zor duruma soktu. Ben, Durağan’ın sorunlarını takip eden, gazeteyi ilçeye kazandıran ve burada halkın sesi olmaya çalışan bir isim olarak bu sürecin içinde yer aldım.”

Kamu Kurumları ve Hizmete Erişim
    Durağan’daki kamu kurumlarının kapanma planlarına da dikkat çeken Eker, “1 Ocak 2025 itibariyle bazı mal müdürlükleri tasarruf gerekçesiyle kapamıştı. şimdi yenileri ekleniyor.. Erfelek kapanmış durumda, Durağan’ın da Eylül ayında kapanması konuşuluyor. Bu durum, vatandaşın uzak yerlere gitmesini ve hizmetlere erişimde ciddi sorunlar yaratacak. Yaşlılar ve internet erişimi olmayanlar için bu ciddi bir problem” dedi.

Siyaset ve Vatandaşın Sesi
    Eker, vatandaşların haklarını savunmasının önemine değindi: “Vatandaş sesini yükseltmeli. Miting mi yapacaksınız? Meydana ineceksiniz. Anayasal hak çerçevesinde isteğinizi dile getireceksiniz. Oy verirken hizmet edenleri seçin. Devlet ve kurumlar kalıcıdır, kişiler geçici. Millete hizmet edenleri desteklemeli, ilçenin geleceği için bu önemli.”

Sağlık ve Eğitim Sorunları
Durağan’daki hastane ve okul sorunlarına da değinen Eker, “Yeni hastane yapılmış ama dört yıldır ısıtma sorunu çözülmemiş. Doktor eksikliği var, yeni hastanelere yeterli personel gönderilmiyor. İlçede öğretmenevi yok, adliye de depreme dayanıksız.  Bu gün okulların tam ortasına adliye binasının taşınması söz konusu bu durum kabvul edilebilir değil.  Bir eğitimci aynı zamanda bir veli olarak bunyu doğru bulmuyorum. Bir eğ,t,mci polan AKP milletvekili Nazım MAVİŞ' buna nasıl rıza oluyor anlamış değilim Böyle bir durum olur ise ordaki öğrencilerin velisi buna şiddetle karşı çıkmalıdır. Sendi,kalar eğitimciler  bunu kabul etmemelidir.  O bölgede okuyan öğrencilerde başka sorunlara yol açabilir. Öğrencilerin ailelerinin mahkeme ile işi olması halinde çocuklar arasında farklı tartışmaları tetikleyebilir. Çocuklarda ruhsal bunalımlar yaratabilir. O bölgeye gelecekse  yeri olmayan İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü gelmelidir psikolojik sorunlara yol açar" dedi.

DURAĞANDAKİ SU SORUNU SADECE İÇME SUYU DEĞİL..
Özellikle ilçede sadece içme suyu sorunu ele alınıyor. Anma bölgenin geçim kaynağı olan çeltişk için gerekli olan sulama suyunda da büyük sıkıntılar var. Bir çok çiftçi kuraklık ve suyun yetmemesi nedeni ile tarlasını ekmedi. Ekenlerde ya verim düşük ya da ota boğuldu. Bu durum ilçeye ekonomik girdi sağlayan çeltiğin  gelmemesi ya da çok büyük bir ekonomik sıkıntıya sebep olacak. Çeltiğe güvenerek ilaç, mazota ve ihtiyaçları için borçlanan üretici ürünü elde edemezse büyük bir sıkıntıya düşecektir Durağan'da  bölgenin en büyük kooperatifi olan Toprak Su kooperatifi mücadele ediyor ama çiftçinin borcunu ödemekte zorlanması alacağını tahsil edemesi nedeni ile oldukça zora girdiler. Su pompalarının elektrik faturalarını ödeyemedikleri için araçlarına el konuldu, bu yılda su pompaları elektrik borcu nedeni ile çalıştırılamadı. Valiliğine İl tarım Müdürlüğü'nün çiftçilerimiz için gerekli önlemi alması hem Durağan için hem de ilçe ekonomisi için  önemldi2 dedi.

Çarpıcı Sonuçlar ve 
Uyarılar

Röportaj boyunca Eker, Durağan’daki sorunları detaylı şekilde gözler önüne serdi: Araba Bank olayında kaybolan paralar, yıllardır bekleyen sanayi sitesi, göç, su ve sağlık sorunları, kamu kurumlarının taşınması ve hukukta yaşanan aksaklıklar, ilçenin derinleşen krizinin göstergesi. Eker’in mesajı net: “Durağan’ın gelişmesi, vatandaşın orada kalması ve haklarını alabilmesiyle mümkün. Siyasetçiler ve yöneticiler sorumluluk almalı; aksi takdirde ilçenin çöküşü devam edecek. Ben yıllardır ilçenin sorunlarını takip eden bir gazeteci ve vatandaş olarak söylüyorum; Durağan’ın sesi duyulmalı, sorunlar göz ardı edilmemeli.”

Yorum Yaz
  • UYARI: Konuyla ilgisi bulunmayan, hakaret içeren cümleler veya imalar, inançlara saldırı, şiddete teşvik yorumları onaylanmamaktadır.